BELEDİYELERİN KABAHATLER KANUNU UYARINCA VERDİĞİ CEZALAR Ermumcu Avukatlık Bürosu İzmir Avukat

Ceza ve disiplin yargılamalarının birlikte yürütülmesi hususu tartışılmadan önce, “memur” kavramına açıklık getirmek yerinde olacaktır, çünkü ülkemizde “memur” kavramının mevzuatta farklı tanımlarını görmek mümkündür. Maddesinde, “(1) Memurlar ve diğer kamu görevlileri Anayasa ve kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunmakla yükümlüdürler. (2) Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve bunların üst kuruluşları mensuplarına savunma hakkı tanınmadıkça disiplin cezası verilemez.” hükmüne yer verilerek, “memurlar” ve “diğer kamu görevlileri” ayırımına gidildiği görülmektedir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Çocuğun soybağını değiştirme” başlıklı 231. Maddesinin birinci fıkrası uyarınca; “Bir çocuğun soybağını değiştiren veya gizleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”. Maddesinin birinci fıkrasının (e) bendine göre, beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır. TCK m.67’de dava zamanaşımı süresinin durması ve kesilmesi sebepleri düzenlenmiştir. TCK m.67’de gösterilen sebepler gerçekleştiğinde, ya durma sebebi ortadan kalktıktan sonra dava zamanaşımı kaldığı yerden işlemeye devam eder ya da en fazla dava zamanaşımı süresinin yarısı kadar olmak üzere kesilme sebebiyle tekrar başlayan zamanaşımı uzar. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının itiraz yetkisi” başlıklı 308. Maddesi uyarınca; “Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re’sen veya istem üzerine, ilamın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir. Buna göre; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından, Yargıtay ceza dairelerinden birisinin kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, ilgili kararın Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda değerlendirilmesi için “olağanüstü itiraz” yoluna başvurulabilmektedir. Hükümlülerin açık ceza infaz kurumlarına kapalı kurumda geçirmeleri gereken sürenin 1/10’una kadar daha erken ayrılabilmesine imkan sağlayan düzenleme; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun m.14/6 dayanak alınarak çıkarılan, Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik m.32/9’da yer almaktadır.

Tehlikeli madde göndermek için elektronik sistemlerden faydalanan gönderenler, Gönderilerinin tehlikeli madde içerdiğini belirtmek için elektronik sisteme göre uygun özel hizmetler, taşıma veya bayrak bilgisini seçmelidir. Gönderici ayrıca, ekonomik yaptırımlara tabi olarak, ilgili liste sahibi makam tarafından belirlenen ortak mülkiyet payı dahilinde, herhangi bir tarafın sahip olduğu herhangi bir kuruma gönderim girişiminde bulunmayacağını kabul ve garanti eder. TNT yakıt ek ücretini ve tnt.com’da belirtilen diğer ek ücretleri zaman zaman ve bildirimde bulunmaksızın değerlendirme ve revize etme hakkını saklı tutar. Söz konusu revizyonların süresi ve tutarı TNT tarafından belirlenecektir. Gönderen, TNT’ye bir Gönderi sunarak, o sırada yürürlükte bulunan ek ücret(ler)i ödemeyi kabul eder. Yürürlükteki ek ücretlerin ayrıntıları tnt.com adresinden temin edilebilir. (4) Karasal yayın lisanslarının verilmesinin ardından mevcut verici tesisleri özel medya hizmet sağlayıcılar tarafından kaldırılır veya tarafların mutabık kalacakları bir bedel karşılığında verici tesis ve işletim şirketine devredilir. Verici tesis ve işletim şirketi tarafından devralınmayan verici tesisleri Üst Kurulca yapılacak uyarının ardından üç ay içinde kaldırılır\. Burada vakit geçir, unutulmaz anlar yaşa. paribahis giriş\. Verilen süre içinde kaldırılmayan ve faaliyetine devam eden verici tesisleri Üst Kurulca mühürlenerek kapatılır. (3) Bu madde uyarınca Üst Kurulca yayınları durdurulan kuruluşların yayınlarına izinsiz olarak devam etmeleri durumunda bu kuruluşlar hakkında, 33 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca işlem yapılır. (6) Üst Kurul personeli, kadro karşılığı sözleşmeli statüde istihdam edilir, ücret ve malî haklar dışında her türlü hak ve yükümlülükler yönünden 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabidir.

  • Ceza Yargılamasının son 10 yılında deliller konusunda dört büyük sıkıntı yaşandı.
  • Bir meslek olarak avukatlığı tanıtmayı amaçlayan bu derste, avukatlık mesleğinin tanımı ve benzer kurumlardan farkları, meslek olarak avukatlığın özellikleri, avukatlık mesleğine kabul için aranan şartlar, avukatlık mesleğinin yürütülme biçimleri, avukatın hak ve yetkileri, avukatın yükümlülükleri ve sorumlulukları incelenmektedir.
  • Çünkü, aylık kesim cezası ile memurun yine kurum içindeki statüsü zarar görmektedir.

Kolluk, kamu güvenliğine geniş ölçüde bağlı bulunan iç disiplin ve bu disiplini sağlamaya yönelik tasarrufları arasında, insan hak ve hürriyetlerine odaklanan dengenin korunmasını hedefleyen idari teşkilattır. Kolluk görevlileri tarafından gerçekleştirilen faaliyetler, toplumun güvenliğine yönelik istikrarın sürdürülmesinde “sosyal hizmet” başlığı altında ifa edilen her türlü eylemi kapsar. Bu eylemler; mesleki nitelik, eğitim ve davranışların taşıdığı önemle bağlantılı olarak, kamu barışının muhafazasına dair üstlenilen sorumluluk gereğince yerine getirilir. Kolluk faaliyetleri, insan hak ve hürriyetlerinin ihlaline yol açabilecek hukuka aykırı eylem ve tasarrufları meşru kılamaz. Prensip budur, istisnası ise toplum düzeni ile insan hak ve hürriyetlerinin korunması amacıyla kolluğun kullanmakla yükümlü tutulduğu zor ve silah kullanma yetkisinden kaynaklanır. Hukuk devletinde, kolluğun zor ve silah kullanma yetkisini keyfi kullanabilmesi kabul edilemez.

Kaldırılan askerî yargı mercilerinde görülmekte olan dosyalardan; kanun yolu incelemesi aşamasında olanlar ilgisine göre Yargıtay veya Danıştaya, diğer dosyalar ise ilgisine göre görevli ve yetkili adli veya idari yargı mercilerine dört ay içinde gönderilir. Birinci fıkranın (a), (ç), (d) ve (e) bentleri uyarınca seçilen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun asıl üyeleri bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonraki otuzuncu günü takip eden iş günü görevlerine başlarlar. GEÇİCİ MADDE 13- Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna Yargıtaydan seçilmesi gereken bir asıl ve bir yedek üyenin seçimleri Anayasanın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yapılır. Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanıp göreve başladıktan sonra, Millî Güvenlik Konseyi, altı yıllık bir süre için Cumhurbaşkanlığı Konseyi haline dönüşür ve Millî Güvenlik Konseyi Üyeleri, Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyesi sıfatını alırlar. Millî Güvenlik Konseyi üyesi olarak 18 Eylül 1980 tarihinde içtikleri and yürürlükte kalır. Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyeleri, Anayasada Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin haiz bulundukları özlük hakları ile dokunulmazlığına sahip olurlar. Altı yıllık süre sonunda Cumhurbaşkanlığı Konseyinin hukukî varlığı sona erer. GEÇİCİ MADDE 1- Anayasanın, halkoylaması sonucu, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası olarak kabul edildiğinin usulünce ilânı ile birlikte, halkoylaması tarihindeki Millî Güvenlik Konseyi Başkanı ve Devlet Başkanı, Cumhurbaşkanı sıfatını kazanarak, yedi yıllık bir dönem için, Anayasa ile Cumhurbaşkanına tanınan görevleri yerine getirir ve yetkileri kullanır. 18 Eylül 1980 tarihinde Devlet Başkanı olarak içtiği and yürürlükte kalır. Yedi yıllık sürenin sonunda Cumhurbaşkanlığı seçimi Anayasada öngörülen hükümlere göre yapılır. Kesinhesap kanunu teklifi ve genel uygunluk bildiriminin Türkiye Büyük Millet Meclisine verilmiş olması, ilgili yıla ait Sayıştayca sonuçlandırılamamış denetim ve hesap yargılamasını önlemez ve bunların karara bağlandığı anlamına gelmez.

Özerk federasyonlarca hazırlanacak ana statü, söz konusu Çerçeve Statü’ye aykırı olamaz. Maddesi hükümlerine göre oluşturularak tüzel kişilik kazanan, organları genel kurul tarafından seçimle göreve gelen, her türlü kararlarını kendi organları içerisinde alan, bütçesi genel kurul tarafından onaylanan ve ibra edilen, özel hukuk hükümlerine tabi federasyon” biçiminde tanımlanmıştır. Maddesinde, “özel kanun veya statü ile kurulan, iktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları ile bunların müessese ortaklık ve iştirakleri veya özel hukuki, mali ve idari statüye tabi, hizmet bakımından yerinden yönetim kuruluşları” biçiminde tanımlanmıştır. Bu bakımdan, örneğin Devlet Bakanlığı’na bağlı bir kamu kurumu olarak teşkilatlandırılmış olan GSGM’nin üzerinde merkezi idarenin denetim yetkisinin bulunması doğaldır; GSGM’nin bir kamu tüzel kişisi olduğu ve dolayısıyla karar alma organları ile bütçesinin merkezi idareden ayrıldığı dikkate alındığında denetim ilişkisinin “hiyerarşik” ilişkiyi ifade etmediği de böylece ortaya çıkmaktadır. İnternette kumar oynatmak Türk Ceza Kanunu kapsamında, internette kumar oynamak ise Kabahatler Kanunu kapsamında değerlendirilmektedir.

Fiil ehliyeti, TMK 9.maddeden yola çıkarak, kendi fiilleriyle hak edinebilme ve borç altına girebilme yeteneği olarak tanımlanabilir. Tatvan Asliye (Aile) Mahkemesince tedbir talep edilen çocuğun, suça sürüklenen çocuk olduğunu, bu çocuklarla ilgili koruma tedbirlerinin Asliye Ceza Mahkemesince alınması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye ceza mahkemesinde görülen bazı davalarda avukat tutma zorunluluğu olmamasına rağmen, yargılamaların bir ceza avukatı vasıtasıyla takip edilmesi hak kayıplarını önleyecektir. Asliye ceza mahkemesi hakimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine aittir. Türkiye’de idari birimler dikkate alınarak mahkemelerin kuruluşu gerçekleştirilse de ihtiyaç ve yerel koşullara göre mahkemelerin nasıl kurulacağı belirlenir. Kural olarak asliye ceza mahkemeleri, her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığı tarafından kurulur. [106]    Felsefi anlamı ile özerklik, herhangi bir varolanın, yaratıcısı değil de uygulayıcısı olduğu bir yasayı kendine uygulamasıdır. Buna göre iki çeşit özerklik vardır; dolaysız özerklik (evrende verilmiş durumlarıyla varlıkların birbirlerine oranla dışsallığı), asıl özerklik ya da düşünsel özerklik (varolanın, kendini olumsuzladıktan sonra, bu kendi olumsuzlamasını da olumsuzlayıp yeniden kendisine dönüş olarak kendini ileri sürdüğü zaman elde ettiği özerklik). Ancak birbirine karşıt saydamlık ve yabancılık eğilimleri aşıldığı zaman varlık, kendi iç ve dış gerçekliğinde ve özgürlüğünde tam bir özerkliğe kavuşabilecektir. Kant’ta iradenin özerkliği, kendisini kendi özüne göre ve dolayısıyla ahlak yasasının evrensel biçimine uygun olarak belirleyen iradenin niteliğidir. Bu anlamda özerklik, kesin buyruklarla (kategorik emperatif) gerçekleşir. Bu buyruklar her türlü duygusallığın dışında, nesnel bir töreselliği sağlarlar.